25 Eylül 2013 Çarşamba

Mümin sevgiden, muhabbetten, Allah’ın yarattığı nimetlerden ve (Allah’ı tenzih ederiz) Allah’a duyduğu aşktan bıkkınlık duymaz tam tersine bu nimetleri kendisine bahşeden Rabbimiz’e sürekli olarak şükreder. İnsan fıtratında var olan bıkkınlık hissi, iman gücüyle orantılı olarak ezilir ve yok olur. Zaten Allah ahirette bıkkınlık duygusunu tamamen alır. Bu nedenle müminler cennet nimetini katrilyonlarca kere gördükleri halde bıkmaz tam tersine “Derler ki: “Bizden hüznü giderip yok eden Allah’a hamdolsun; şüphesiz Rabbimiz, gerçekten bağışlayandır, şükrü kabul edendir.”” (Fatır Suresi, 34) ayetinde bildirildiği gibi daima şükür içinde olurlar. Cennetteki bu ruh halinin kazanılması ve cennet gibi bir ortamın dünyada da yaşanması için mümin daima şükür halindedir.